İNDİRMEK İÇİN AŞAĞIDAKİ SİMGEYİ TIKLAYIN.

Üzerinde yaşam sürdüğümüz kayaç tabakasında bir çok bitki ve hayvan kalıntısı vardır.

Bunlar milyonlarca yıl önce yaşamış canlılara  aittir. Bu canlıların taşlaşmış olan kalıntılarına fosil denir.

Ölen her canlı fosilleşmemiştir. Fosilleşmenin oluşabilmesi için bazı şartların oluşması gerekmektedir.

Öncelikle canlı kalıntısının havayla temasının hemen kesilmesi gerekir.

Canlı kalıntısının üstü kum, kil, toprak tabakalarıyla örtülerek havayla teması kesilir.

Havayla teması kesilmiş olan canlı kalıntısı çürümeye uğramaz ve böylece binlerce yıl bozulmadan kalabilir.

Canlılar doğarlar, yaşarlar ve ölürler. Ölen canlılar sel ve toprak kayması vb.  dış etkenler ile kumlar ve çamurların altında kalır.

Milyonlarca yıl içinde canlının üzerindeki tabakaların kalınlığı artar.

Canlının yumuşak dokuları yavaş yavaş çürümeye başlar ve oluşan boşluklara su ile mineraller dolar.

Böylece canlı kalıntısı sertleşir ve  kayaç hâlini alır, fosil oluşur. Fosiller yer kabuğunun hareketleri sonucu açığa çıkarlar.

Fosil, milyonlarca yıl süren tüm bu süreçlerin sonunda ortaya çıkar. Fosilleşme sadece kayaçlarda değil,

buzullarda ve bitki reçinesinde de gerçekleşebilir.

Buz kütlesi içinde mamut fosilleri, bitki reçinesi içinde böcek ve küçük sürüngen fosilleri de bulunmuştur.

Bir kayaç kütlesinde birkaç kayaç tabakası bulunabilir.

En alttaki kayaç tabakasında bulunan fosiller, üst tabakalardaki fosillere göre daha eskidir.

Fosiller, bilim insanlarının geçmişte yaşamış canlılara ilişkin birçok bilgi edinmesini sağlar.